8 Ekim 2010 Cuma

Louis ARAGON - Sana Büyük Bir Sır Söyleyeceğim

sana büyük bir sır söyleyeceğim zaman sensin
zaman kadındır gönlü çelinsin ister zaman
hep okşansın diz çökülsün hep
dökülmesi gereken bir giysi gibi ayaklarına
taranmış bir upuzun saç gibi zaman
soluğun buğulandırıp sildiği ayna gibi
zaman sensin uyuyan sen şafakta ben uykusuz seni beklerken
sensin gırtlağıma dalan bir bıçak gibi
ah bu söyleyemediğim işkencesi hiç geçmeyen zamanın
bu durdurulmuş zamanın işkencesi mavi çanaklarda kan gibi
bu göz susuzluğundan sen yürürken odada
bense bilirim büyüyü bozmamak gerektiğini
daha beter seni kaçak
seni yabancı bilmekten
aklın ayrı bir yerde gönlün ayrı bir yüzyılda kalmaktan
tanrım ne ağırdır sözcükler asıl demek istediğim bu
hazzın ötesinde taşındı sevgim hiçbir zararın erişemeyeceği yerde bugün
sen ki benim saat-şakağımda vurursun
boğulurum soluk alıp vermesen
tenimde bir duraksar ve yerleşir adımın
sana büyük bir sır söyleyeceğim her söz
dudağımda bir dilenen zavallı
acınacak birşey ellerin için kararan birşey bakışının altında
işte bu yüzdendir sık sık seni seviyorum deyişim
boynuna takabileceğin bir tümcenin o parlakca kalp kristali
kaba konuşmamdan gücenme benim bu konuşma
ateşte şu tatsız cızırtıyı çıkaran sudur o kadar
sana büyük bir sır söyleyeceğim bilmem ben
sana benzeyen zamandan söz açmayı
bilmem senden söz açmayı bilir görünürüm
tıpkı uzun bir süre garda
el sallayanlar gibi gittikten sonra trenler
bilekleri sönerken yeni ağırlığından gözyaşlarının
sana büyük bir sır söyleyeceğim korkuyorum senden
korkuyorum yanın sıra gidenden pencerelere doğru akşam üzeri
el kol oynatışından söylenmeyen sözlerden
korkuyorum hızlı ve yavaş zamandan korkuyorum senden
sana büyük bir sır söyleyeceğim kapat kapıları
ölmek daha kolaydır sevmekten
bundandır işte benim yaşamaya katlanmam
sevgilim.
Louis ARAGON

7 Ekim 2010 Perşembe

Efsane Aşık: Louis ARAGON

3 Ekim 1897 yılında Pariste doğmuş, yüzyılın en önemli şiir akımı olan Sürrealizm'in kurucularından biri olan Fransanın en önemli kalemlerinden biri, Louis ARAGON.


Romancı, deneme yazarı ve usta bir şairdir.

1923 yılında Letonyalı bir yahudi olan romancı Elsa Triolet ile Pariste bir barda karşılaşır. Söylenenlere göre o anın büyüsüyle yazılmıştır zaten 'Elsa'nın Gözleri' şiiri.. Başlamıştır artık bu büyük aşk.

Çok severler birbirlerini. Birçok şiir yazmıştır Aragon sevgilisi için. Bunlardan birini bile okumak bu aşkın boyutlarını anlamamız için yeterlidir.

1951 yılında Aragon Elsa'sına 'küçük bir Fransa köşesi' armağan etmek istemiş ve altı hektarlık bir orman içinde eski bir su değirmeni satın almıştır. ülkesinde iç mimarlık eğitimi almış olan Elsa düzenlemiştir içinide.

16 Haziran 1970 yılında ölüm çaldı Aragondan Elsasını.. Değirmenin bahçesinde toprağa verilmiş Elsa. Aragon, Elsa öldükten sonra çekmeceleri boşaltırken bir liste bulmuştur anlatılana göre. Birçok erkek isminin yazılı olduğu bir liste. Bu liste Elsaya aşık erkeklerin listesiydi belkide yada birlikte olduğu erkeklerin. Bilmiyoruz. Ama Elsanın günlüğünde yazan ''Herkes beni sevsin, bütün erkekler bana hayran olsun istiyorum'' cümlesi Aragonun acısını bir kat daha arttırmıştı.

Tüm dünya tarafından bilinirdi Aragonun Elsaya yazdığı şiirler.Mutlu aşkın sembolü haline gelmişlerdi fakat Aragon listeyi bulduğu o günden sonra Elsanın onu aldattığı düşüncesiyle yaşamıştır. 12 yıl sonrada , doğduğu , Elsasıyla tanıştığı şehir Paris'te 24 Aralık 1982 de ölmüştür.

Elsa'nın Gözleri
Öyle derin ki gözlerin içmeye eğildim de
Bütün güneşleri pırıl pırıl orada gördüm
orada bütün ümitsizlikleri bekleyen ölüm
Öyle derin ki her şeyi unuttum içlerinde
Uçsuz bir denizdir bulanır kuş gölgelerinde
Sonra birden güneş çıkar o bulanıklık geçer
Yaz meleklerin eteklerinden bulutlar biçer
Göklerin en mavisi buğdaylar üzerinde
Karanlık bulutları boşuna dağıtır rüzgar
Göklerden aydındır gözlerin bir yaş belirince
Camın kırılan yerindeki maviliğini de
Yağmur sonu semalarını da kıskandırırlar
Ben bu radyumu bir pekbilent taşından çıkarttım
Benim de yandı parmaklarım memnu ateşinde
Bulup yeniden kaybettiğim cennet ülke
Gözlerin Perumdur benim Golkondum, Hindistan'ım
Kainat paramparça oldu bir akşam üzeri
Her kurtulan ateş yaktı üstünde bir kayanın
Gördüm denizin üzerinde parlarken Elsa'nın
Gözleri Elsa'nın gözleri Elsa'nın gözleri.
Louis ARAGON